Bâdiye ne demek Osmanlıca?

Osmanlı Türkçesi kelimesi, Osmanlı Türkçesi بادیه پیما‎ (bâdiye peymâ) kelimesinden uyarlanmıştır ve Arapça بَادِيَة‎ (bādiye, “çöl”) ile Farsça پیما‎ (peyma, “bıçak”) kelimelerinin birleşiminden türetilmiştir.

Zâhid ne demek Osmanlıca?

Zâhid kelimesi, Arapça zühd kökünden türemiştir. Tasavvufî bir terim olarak zühd; dünyaya, maddeye ve menfaatlere değer vermemek, rağbet görmemek, kanaatkâr olmak, Allah korkusuyla günahlardan kaçınmak ve ibadete kendini adamak anlamlarında kullanılır.

Bed ne demek Osmanlıca?

Osmanlı Türkçesi بدء‎ (bed’) kelimesinden türetilmiştir, Osmanlı Türkçesi kelimesi Arapça بَدْء‎ (bedʾ) kelimesinden ödünç alınmıştır. Arapça kelime بَدَأَ‎ (bedeʾe) fiilinin infinitidir ve ب د ء‎ (bd ʾ) kökünden türemiştir.

Beis ne demek Osmanlıca?

(ﺑﺄﺱ) i. (Ar. be’nin “şiddet; korku” kelimesinden) zarar, rahatsızlık, dezavantaj, be’nin: “Bunda bir zarar görüyor musun?” “Ücret yok.” Ama dedik ki: Söyle bana, sorun ne (Reşat N. Güntekin). Şövalyeler bu garantiyi vermede bir sakınca görmediler (Ömer Seyfeddin).

Bâdiye nedir?

Genellikle çöl ve çöl yaşamını ifade eden coğrafi terim. Çöllerde ve vahalarda develeriyle göçebe olarak yaşayan Araplar için kullanılan terim.

Bâsıt ne demek din?

Bast kökünden gelen ve “yaymak, genişletmek, genişletmek” anlamına gelen bir sıfat olarak türetilmiş bir isimdir. Allah ile karşılaştırıldığında, “geçim kaynaklarını genişleten ve lütuf ve cömertliğini esirgemeyen; ruhları bedenlerine yayan” anlamına gelir.

Zerduz ne demek Osmanlıca?

El sanatları atölyesi öğretmeni Rukiye Elmaağaç da Farsça kökenli olan zerduz kelimesinin altın ve gümüşle işleme anlamına geldiğini, bunun zor, hassas ve sık çalışma gerektiren bir işleme olduğunu anlattı.

Zahid ve âbid ne demek?

Kulun Allah’a olan sevgi, saygı ve bağlılığını gösteren duygu, düşünce ve davranışlar için kullanılan terim. Zahiri ve batıni yönden Allah’a tam teslimiyeti ifade eden tasavvuf terimi.

Hazain ne demek Osmanlıca?

(ﺧﺰﺍﺋﻦ) i. (Ar. ḫazіne, ḫazā’in çoğulu) hazineler: Tekrar çok gördüm / Tekrar bazı hazineler buldum (Ziyâ Paşa).

Beduş ne demek?

1. Omuzda, sırtta: “kefen serserisi.” 2. İ. ve sıfat argo. serseri, evsiz kişi.

Osmanlıca uyumak ne demek?

Mimiziġan- fiili, tarihi Türk edebi dillerinde “uyumak, şekerleme yapmak” anlamında kullanılmıştır. Bu fiil, bugün Türk edebi dillerinde nadiren kullanılsa da, Türkiye Türk lehçelerinde kelimenin yapısı ve anlamı hakkında ışık tutan önemli bilgiler kaydedilmiştir.

Osmanlıca ebe ne demek?

“Anne, büyükanne” anlamına gelen Eski Türkçe “ebe” veya “epe” kelimesinden türemiştir. Bu kelime, “baba, büyükbaba” anlamına gelen Eski Türkçe aba veya apa kelimesiyle ilişkilidir. Bu kelime çocuk dilinden gelir. Çoğu yakından ilişkili terim gibi, bebek dilinden ödünç alınmıştır.

Cibal ne demek Osmanlıca?

Cibal (Farsça: جبال), doğuda Kebir Çölü, güneydoğuda Fars, batı ve güneybatıda Irak-ı Arab, kuzeybatıda Azerbaycan ve kuzeyde Elbrus Dağı ile çevrili bir bölgedir. Cibal kelimesi Arapça kökenli çoğul bir kelimedir ve “dağlar” anlamına gelir. Ayrıca Zagros Dağları’na da dağlar olarak atıfta bulunur.

Teessüre ne demek?

Üzülme, üzülme, üzüntü, keder: İlk defa hastaneye benimle birlikte gelen arkadaşım hayret ve keder halindeydi (Peyâmi Safâ).

Müptezel ne demek?

✏ Bağımlı ne demek? 🔎 Haysiyetini kaybetmiş. Bolluktan dolayı değerini kaybetmiş.

Bâb ne demek TDK?

Arapça anlamı kapı olup “Bap” olarak da yazılır.

Bayat Osmanlıca ne demek?

“Bayat” kelimesinin Eski Türkçedeki anlamı müreffeh, aslında zengindir. “Bayat” “bayat” anlamına gelir, tazeliği kaybolmuştur ve ifade edildiğinde genellikle yanlışlıkla “bayat” olarak telaffuz edilir. veya durum.

Bâ is ne demek Osmanlıca?

Osmanlı Türkçesi باعث اولمق‎ (bâ’is sein) kelimesinden alınmıştır.

Berduş ne demek Osmanlıca?

ѻ Hobo olmak: Omuzlara almak, omuza almak: Çünkü Hasan Bey, fıçısını hobolamak üzere olan birine (Ahmet Râsim) yaklaşmıştı.